kendime kaçmak istediğimde saklandığım köşeler
birer gözetim noktasına dönüştürüldüler teker teker
şimdi dışarıyı gözlediğim o açıklıkla
içerimi gözlediğim bulanıklık
iç içeler.
camgözlerle bakmıyorsak şu gördüklerime
görebiliriz:
erki terk edip de gidemeyenler
çullanıyorlar üzerine
evini terk edip de gidemeyenlerin
topf and sons marka bir baca gibi tüttürüyorlar mahalleleri
söyle bana saftirik aklın temeli
nedir peki duyarlığın rolü
şu tanrı denen suflörün
fısıldasa her bir vicdana
söner mi ateşi kavrulan yüreklerin
diner mi harareti davudun
düşünmeden edemiyorum
acaba hakkı mıydı zafer golyatın
meseller meseleleri çözebilir mi
yine de uğramadan edemiyorum onlara
zamanın savruluşunda bağlı mesellere
taş yürekli moiranın ördüğü kaderi golanın
gözlenen ve söylenen ne bugünün ne dünün.
yergisiyse hiç değil
minareyi örten cinsten bir ülkünün
evvelemirde hepsi şu fasit döngünün
emri gibi gelir bazen
gelirse gelsin
siz hesaplayadurun
ne kadar düşeceğini borsanın
nereye çıkacağını kurun
konişmentolarınız tozlanmaz telaşlanmayın
ya da telaşlanın:
yıktıklarınızın moloz bulutlarının katılığı yanında
camgözlerinizi bürüyen buğu kadar sahte kalır
pax americananız
karşısında pax pro bellumumuzun
barış baskaedebiyat bellum can kerubi edebiyat pax pax aut bellum savaş şiir
Last modified: Kasım 26, 2023