Yazan: 10:19 am
Kategori: Sağlık

Tahmini okuma süresi: 4 dakika

Yanlış Beden Algısı: Anoreksiya Nevroza

Anoreksiya- Seda Yılmazdil

Yaşadığımız dünya toplum baskısıyla ve güzellik algısı dediğimiz düşünceyle bizi çeşitli kalıplara sokup sınırlandırıyor. Bu sınırlar psikolojik ve fizyolojik sorunlara neden oluyor. Kendimizi beğenmemeye ve kendimizi değiştirmeye başlıyoruz. Bu değişim vücudumuzda çeşitli rahatsızlıklar ortaya çıkarıyor. Yeme bozuklukları bunlardan sadece birkaçı.

Ben bugün size son dönemlerde yaygın olan yeme bozukluğu Anoreksiya Nevroza’dan bahsedeceğim..

Anoreksiya  Nedir?

Anoreksiya kişinin kendi bedeniyle ilgili olumsuz düşünceleriyle başlar. Kişi normal kilolarda ve normal ölçülerde olmasına rağmen kilolu olduğunu hatta ‘’şişman’’ olduğunu düşünür. Kilo alma korkusuyla kişi enerji alımını kısıtlamaya başlar. Yemek yemek istemez, az miktarda yemek tüketir bazen  de yememeyi tercih eder.

Anoreksiya Nevroza zayıflama hastalığı olarak da bilinir. Bu hastalığa sahip olan  bireyler yüksek kaygıyla beraber kilo almak istememe korkusuyla hem fizyolojik hem de psikolojik rahatsızlıklar yaşar. İhtiyacı olandan daha az yemek yer ve buna karşılık aşırı derecede egzersiz yapar.Bunlara ek olarak laksatif ilaçlar kullanabilir veya kendini kusturmak isteyebilir

Anoreksik kişiler, yanlış beden algısı yüzünden ne derece zayıf olduğunun farkına varmaz ve zayıf olduğunu inkar eder.

Anoreksiya Nevroza duygusal sorunlarla başa çıkmada hayatı tehdit eden ciddi bir yöntemdir. Özellikle ergenlik çağlarında görülen bu hastalık ebeveynlerin korkulu rüyası haline gelmiştir. Cinsiyet farklılığının en net görüldüğü hastalıktır. Başlangıç  yaşı  genelde 13-20 yaşları arasındadır ve %1,7 oranında kadınlarda/kızlarda görülür.

Anoreksiya’nın  Alt Tipleri

İki çeşit anoreksiya tipi vardır.

1)Kısıtlayıcı Tip: Bu tipteki anoreksiya hastası kendisine üç ayda bir katı diyetler uygular, aşırı derecede spor yapar ve yemek yedikten hemen sonra aşırı sağlıksız detoks çayı veya zayıflama kürlerinden tüketir. Bazen de hiç yemek yemez sadece egzersiz yapar.

2)Tıkanırcasına Yemek Yiyen Tip: Bu tipteki anoreksiya hastası genelde aşırı derecede yemek yedikten sonra bu durumdan utanıp, pişman olup cezalandırmak için kendisini kusturmaya çalışır.

Anoreksiya’nın Tarihteki Yeri Nedir?

Hastalık tıbbi literatürde ilk kez 19.yüzyılın sonunda kesinleşse de Helenistik dönemde azize diyetlerinde uygulanan istemli açlığın bu hastalığın nedeni olduğu düşünülmektedir. O dönemlerde birçok din için istemli olarak aç kalmak kişinin ruhunu temizlediği, saflaştırıldığı düşünülüp özendirilmiştir. Bu durum Anoreksiya’nın tarihsel süreçte gelişmesinin önünü açmıştır. Kadınların dini yaşantılardaki rolünün artması ve o zamanlarda varolan Katolik kilisesinin kadınları azize olarak kabul etmesi 13.yüzyılda başlamıştır. Bu süreç içerisinde kadınlar dini inanışlar için istemli olarak kendini aç bırakmaya başlamıştır. Kendisini aç bırakarak ruhunun temizleyeceğine inanan rahibeler MALOS HABİTOS filminde de geçiyor. Size o filmi önerebilirim. Filmde rahibe olan Matilde güçlü imanının kendisini aç bırakarak daha da güçleneceğine ve aç kalarak tüm kötülükleri durdurabileceğine inanıyor. Kendi bedenine eziyet ediyor ve kendi durumuna üzülen başka rahibenin yemek yedirmeye çalışmasına da çok kızıyor.

Anoreksiya nevroza terimi ilk kez 1873 yılında Sir William Gull tarafından kullanılmıştır. Gull yazısında açlık sırasında amenore ve fiziksel egzersiz artışından bahsetmiştir.

Yanlış Beden Algısı: Anoreksiya Nevroza

Anoreksiya Nedenleri Nelerdir?

Anoreksiya’nın henüz net bir nedeni yoktur. Biyolojik, çevresel ve psikolojik sebepleri olabilir.

Genetik açıdan kişide anoreksiya gözlenebilir. Birinci  dereceden akrabalarında, kız kardeşlerinde veya çocuklarında anoreksiya eğilimi olan bireylerde daha yaygın olduğu gözlemlenmiştir.

Aşırı stres, anksiyete ve obsesif kompülsif bozukluk durumları anoreksiya için tetikleyici olabilir. Mükemmel olma arzusu ve besinlere olan takıntı hali Anoreksiya’nın nedeni sayılabilir. Ayrıca  eğer birey geçmişte herhangi bir travma yaşamışsa; taciz, şiddet gibi durumlar ile karşı karşıya kalmışsa anoreksiya gözlenebilir.

Bireyin gelişimsel olarak yaşadığı olumsuz deneyimler de anoreksiya için neden olabilir. Çocukluk döneminde yaşadığı depresyon, mükemmeliyetçilik ve otizm spektrum bozukluğu anoreksiya’ya neden olabilir. Kişinin ergenlik döneminde yaşadığı hormonal değişimler de anoreksiyanın ergenlik döneminde başlamasına sebep olabilir.

Psikanalitik açıdan bakıldığında anne ve çocuk arasında etkileşim azaldığında bu hastalığa yakalanma sıklığı daha yüksektir. Anne çocuğunun duygusal gereksinimlerinin farkına varmadığında ilerleyen dönemlerde çocuk için duygusal anlamda zorluk yaşanıyor ve çocuğun beden algısında bozulmalar yaşanıyor. Çocuk bedeninin isteğini anlamıyor ve onu doyurma noktasına ulaşamıyor. Bu durumu oral yönden sınırlandırarak çözmeye çalışıyor.

Bunların yanı sıra akran zorbalığı, sosyal baskı gibi çeşitli çevresel faktörler de bu hastalığın nedeni olabilir.

Anoreksiya Belirtileri Nelerdir?

Anoreksik kişilerin belirtileri bu durumu ve zayıf olduklarını asla kabul etmemelidir. Bu kişiler zayıf olduklarının aksine aşırı kilolu olduklarını düşünür. Bol kıyafetler tercih eder ve başkaları ile birlikte yemek yemez. Çoğu zaman yemek öğünlerini atlar veya yemek zamanı geldiğinde saklanabilirler.

Kişi aç olduğunu sürekli olarak reddeder ve yemek yediğinde aşırı yavaş ve küçük lokmalar halinde yemeğini yer. Başkalarına yedikleri yemekler hakkında  yalan söyler ve aşırı derecede spor yapar. Yemek konusunda aşırı seçicidirler ve karbonhidratlı besinleri hayatından tamamen çıkarırlar.

Anoreksik kişilerde antisosyal davranışlar, aşırı depresif ruh hali ve insomnia (uykusuzluk) görülebilir. Kişi aşırı sıkı diyetler yapar, aynada sürekli vücudunu kontrol etme isteği duyar ve sık sık kalori hesabı yaparlar.

Açlığa bağlı olarak hafıza kaybı, karın ağrısı, baş dönmesi, düşük tansiyon ve düşük kan değerleri görülebilir.

Bunların yanı sıra amenore ya da adet düzensizliği de görülebilir.

Yanlış Beden Algısı: Anoreksiya Nevroza

Anoreksiya Tedavisi Nasıl Olmalıdır?

Anoreksiya insan sağlığını ciddi derecede etkileyen önemli bir hastalık olduğundan erken tanı ve tedavi çok önemlidir. Eğer geç kalınırsa hastalık ağırlaşabilir ve hatta tedavi edilemezse ölümle bile sonuçlanabilir. Kişinin ölümüne anoreksiya net olarak neden olmaz genelde anoreksiyanın sebep olduğu diğer hastalıklar kişiyi ölüme götürebilir. Beslenme yetersizliğinden dolayı kişinin beyin, kalp, böbrek fonksiyonlarında azalma görülebilir.

Anoreksiya ayakta tedavi edilebilecek bir hastalık değildir. Beslenme uzmanı, psikiyatrist ve diğer uzmanlarla birlikte tam bir ekip çalışmasıyla tedavi sürdürülmelidir. Hastalığın ilerlemesine bağlı olarak hastaneye kısmi veya tam yatış gerekebilir. Eğer kişi beden ağırlığının %30’unu yitirmişse hastaneye yatırılır ve uzman diyetisyen tarafından beslenmesi kontrol altına alınır.

Anoreksiya tedavisinde ilaç tedavisi ve psikoterapi uygulanır. Kişinin tıbbi durumu kontrol altına alındığında ve stabil duruma geldiğinde psikoterapiye başanır. Bilişsel davranış terapisi, motivasyon destekleyici, aile terapisi uygulanır.

 

 

 

(Visited 165 times, 1 visits today)

Last modified: Ekim 15, 2023

Kapat
error: İçerik Korunmaktadır / Content is protected !!