Yazan: 11:53 pm
Kategori: Sanat, Sinema

Tahmini okuma süresi: 4 dakika

Dayanışma İyidir: Elif Ana Filmi Üzerine Bir Deneme

Dayanışma İyidir: Elif Ana Filmi Üzerine Bir Deneme

Elif Ana

9 Aralık 2022’de Türkiye’de vizyona girdi. 8 Aralık tarihinde İzmir Alsancak Tarihi Hava Gazı’nda filmin galası yapıldı. Galaya filmin birçok oyuncusu katıldı. Oyuncularla birlikte davetliler olarak bizlerde filmi izledik. Daha sonra sinemada filmi bir kez daha izledim. Film de birçok usta oyuncu var. Aliye Uzunatağan, Ali Sürmeli, Füsun Demirel, Turgay Tanülkü, Levent Üzümcü, İlyas Salman, Necmettin Çobanoğlu vb. Bunun yanında genç oyunculardan da birçok isimi filmde görebilirsiniz. Filmin müziklerini ise bir diğer usta Erkan Oğur yapmış. Filmden evvel filmin çekimlerini sevgili yönetmen Kazım Öz’den takip etmiştim. Filmi Öz, Semir Aslanyürek ile birlikte çekti.

Film geçen yılın kasım ayının 25’inde çekilmeye başlandı. Senaryo gereği dört mevsim tasarlanıp çekilmiş. Bu yüzden çekimler daha uzun sürmüş. Yönetmen Öz, kış mevsiminde çekimlerin oldukça zor geçtiğini söylüyor. Dört mevsimi çok güzel çekmişler, bu sebeple filmde doğanın şölenine eşlik edebiliyorsunuz. Film, takip ettiğim kadarıyla yurtdışında vizyona girdikten sonra Türkiye’den daha çok izlendi. Maalesef Türkiye’de bütçesi az olan ve BKM’nin yapımcılığı dışındaki filmler sinemalarda fazlaca gösterim imkânı bulamıyor.

Cemal hakta, hak insanda, her şey insanda…

Dayanışma İyidir: Elif Ana Filmi Üzerine Bir Deneme

Filmin ana mesajı iyilik iyidir sloganı üzerinden. Ancak ben dayanışma iyidir diye başlık koymayı tercih ettim çünkü iyilik daha üstünlüğü çağrıştıran bir kavram iken dayanışma daha eşitler arası bir davranış. O yüzden dayanışma iyidir!

Film, Maraş’ın Pazarcık ilçesinin Pulyanlı köyünde yaşayan Elif Sugan’ın hayatını anlatıyor. Sugan 1903 doğumlu ve 1991 yılına kadar yaşamış gerçek bir karakter. Sugan, Alevi inancına göre herhangi kutsal bir ocağa mensup olmasa da bilge karakteri, şifacılığı, rüyaları ile olacakları önceden bilmesi ile o dönemin dedeleri ve anaları tarafından bir ocağa mensup gibi kabul edilmiştir. Bugün kendi adıyla anılan bir ocağı vardır. Alevi inancında dede, ana gibi sıfatlar aileden gelir ve soylarını Muhammed’e dayandırırlar. Kan bağı ile bu sıfatlar geleceğe aktarılır. Nitekim bunun geçmişte farklı şekillerde olduğu tartışılsa da günümüzdeki en son şekli böyledir.

Filme dönecek olursak, filmin teması iyilik ve iyilik iyidir şiarı üzerine kurulu. İyilik, Elif Ana şahsında simgeleştirilmiş. Elif Ana, insanlar, hayvanlar dâhil doğada bulunan canlılığın her parçasına iyi davranıyor, iyilik ediyor. Elif Ana Kızılbaş ve Kürt. Film bu sebeple yarı yarıya Türkçe ve Kürtçe. Elif Ana’yı oynayan Aliye Uzunatağan iyi bir oyunculuk çıkarmasına rağmen tam olarak dil konusunda bölgenin ağzını yansıtamamış. Uzunatağan dışında bu durum bir kısım oyuncuda da mevcuttu. Kendimde Kızılbaş bir Kürt olunca sanıyorum dil benim daha çok dikkatimi çekti ve yer yer yapay kaldı benim için. Ne de olsa o dil ile büyüyenlerden biriyim. Bunun yanında ağzı çok iyi yansıtan oyuncularda vardı. Örneğin, Ali Sürmeli ve Elif Ananın oğlunu oynayan oyuncu dil konusunda oldukça başarılılardı.

Film, Elif Ana’nın annesinin ölümü ile başlıyor. Elif Ana’nın çocukluğu, gençliği ve yetişkinliği şeklinde devam ediyor. Sugan’ın doğumu, Osmanlı Devleti’nin yıkılma sürecine denk geliyor. Bu sebeple çocukluğu savaşlara gidenler, eşkıyaların olduğu bir döneme denk düşüyor. Keza bölgenin ünlü eşkıyası Karayılan’da filmde yerini alıyor. Sugan, yaşadığı toplumda çocukluktan itibaren farklı bir insan olduğunu her hali ile belli ediyor. Doğa ile barışık olan Sugan çocukluğundan itibaren başını alıp doğada gezen, cemi cümle canlı ile dost olan bir karakter. Hayvandan zarar gelmeyeceği filmde birçok yerde vurgulanıyor ve gelirse zararın insandan gelebileceği ifade edilerek bol hayvan sevgisinden dem vuruluyor. Öyle ki Elif Ana ilk yetişkinlik döneminde koyun-keçi yavrusu dahi emziriyor. Çocukluğunda başını yine alıp gittiği bir mağarada uyuyakalan Elif’in rüyasında kurt gördüğü bir sahne vardı. Oradaki Kurt ve çatışmalarda patlatılan bombaların bilgisayar ile konulduğu anlaşılıyordu. Filmin bütçesi ile ilgili bir durum olduğunu düşünüyorum teknik açıdan ona dikkat edilebilirdi.

Dayanışma İyidir: Elif Ana Filmi Üzerine Bir Deneme
Elif Ana

Elif Ana büyüdükçe toplumsal olarak saygı gören, kırgınları barıştıran, yıllık insanlardan ürün toparlayıp fakirlere dağıtan adeta bir adalet elçisi kişi haline gelir. Köylü artık ineği mi hasta Elif’e gider, çocuğumu hasta ona gider, bir yerde kavga mı var oraya Elif çağrılır. Böylece bölgede ünlü biri haline gelir. Devamlı olarak insanlar Elif Ana’dan medet umar. Elif Ana bütün bunları yaparken mistik yönleri olan bir ermiş olarak filmde gösterilmiş. Film boyunca Alevi öğretisini de bolca görürüz. Örneğin; musahiplik makamı, cem yapmak, cenaze kaldırmak, ocak kültürü vb.

Film, sıklıkla geçmiş ve gelecek arasında gidip geliyor. Bu gidiş gelişler kopukluk yaratmasa da filmde biraz durgunluk yaratmış. Bu da dikkati toplamayı bir parça zorlaştırıyor. Filmde birçok tarihsel olaya da gönderme yapılmış. Dersim ’38 katliamı, Sinan karakteri üzerinden devrimci mücadeleye kadar birçok toplumsal meseleye dair mesajlar verilmiş. Verilen mesajlar sırıtmıyor ve olaylar içerisinde doğalında yer alıyordu. İzleyenler arasında zaman zaman fazla mı konuya selam gönderme var denmesine sebep olsa da bu durum beni rahatsız etmedi.

Elif Ana’nın hayatı devamlı olarak dönemin toplumsal olayları içinde anlatılmış. Nitekim filme dair en önemli şeylerden biri Maraş Katliamıydı. Gözleri gittikçe kör olan Elif Ana’nın gönül gözü açık ve olacaklar kendisine önceden yine ayan olmuştur. Ana, Gözünden ameliyat olmak için başka bir şehirdeyken Maraş Katliamı oluyor ve ablası Cane bu katliam da katlediliyor. Ablasını gerçekten katliamda kaybetmiştir. Katliamın yaşça en büyük kişisi Ana’nın ablası Cane’dir. Elif Ana rüyalarında Cane ve çarpı işaretini devamlı olarak görüyor ve bir şeylerin olacağını sezinliyor. Çocuğuna ve etrafındakilere bunu söylese de Cane’nin öldürülmesini engelleyemiyor.

Sonuç olarak filmin Elif Ana’nın hayatını iyilik iyidir mantığı üzerinden yeterince anlattığını bu anlamda Elif Ana’yı ve bağlantılı olarak Alevi kültürünü izleyiciye yansıttığını düşünüyorum. Aslında Elif Ana’yı kendi toplumsallığı içinde anlatması ve onunda bunlardan bağımsız olmadığı gerçeğini mesajlarla vermesi toplumsal gerçekçi sinema anlayışına uyuyor. Filmin başarılı oyunculukları, müzikleri, verdiği mesajları ile çok kıymetli. Keza ilk izlediğim de gözlerim dolu dolu izledim. Bunda elbette o kültürden geliyor olmamın da büyük etkisi vardı. Bu tarz film sinemamızda maalesef az yer buluyor. Çünkü gerek bütçe gerekse son dönemde artan korku iklimi gibi birçok faktör bulunsa da yine de temennim daha çok böyle filmlerin yapılması yönünde. Bu sebeple bile eksiği gediği olsa dahi desteklenmeli ve insanlara anlatılmalı. İzleyecek olanlara iyi seyirler.

(Visited 655 times, 2 visits today)

Last modified: Mayıs 23, 2023

Kapat
error: İçerik Korunmaktadır / Content is protected !!