Zeigarnik etkisi; kişilerin tamamlanmamış veya bölünmüş-kesilmiş şeyleri, tamamlananlara göre daha kolaylıkla hatırladığını ifade eden psikolojik bir kavram. Sovyet psikolog ve psikiyatr Bluma Zeigarnik tarafından bir restoranda yapılan gözlem sonucu bulunmuştur.
Bluma Zeigarnik nasıl keşfetmiş bu psikolojik etkiyi dersiniz? Zeigarnik gittiği bir restoranda garsonların siparişleri sadece servis sırasında hatırladıklarını, servis tamamlandıktan sonra siparişi hafızalarından sildiklerini fark eder. Konuyla ilgili çalışmalar ve deneyler yapar. Yaptığı çalışmalarla; bitirilmemiş, sonlandırılmamış işlerin, zihni meşgul ettiği ve iş bitince, zihnin bu meşguliyetten kendini kurtardığı sonucuna ulaşır.
Peki günlük hayatımızda nerelerde Zeigarnik etkisi altındayız? Medya endüstrisinde, çokça gördüğümüz efsanevi başlıklar ve teaser yaklaşımları, dikkat çekici merak uyandıran fragmanlar. Oyun endüstrisinde, çoklu ve birbiri ile ilişkili görevler yaratma, çevrimiçi satışları teşvik etmek için tıklayarak ilerleme modelli reklamlar oluşturma, en basiti cv hazırlarken bile kendimizi tanımladığımız sosyal stil vb. bir çok yerde Zeigarnik etkisi altında olduğumuzu görebiliriz. İşte bu etki bize, yarım kalmış aşklarımızı unutamayışımızı ya da devamını hatırlayamadığımız o şarkının kafamızı tüm gün meşgul etmesini hatta obsesif yapmasını açıklıyor gibi? Peki çözüm nedir?
Zeigarnik aslında zihnin bilinçdışı çalışan kısmının, bilinç dahilinde çalışan kısma, yarım kalan işin bitirilmesi konusunda baskı yapmasıdır. Aksi durumda, sonraki işler bu durumdan negatif yönde etkilenecektir. İşin tamamlanması ise tamamen pozitif bir geri bildirim olarak karşımıza çıkar.
Hangi kişisel alanlarda kullanabiliriz?
–Erteleme eğilimi olan insanlar, görevleri erken başlatmanın veya yapabilecekleri her yerde kolayca göreve başlamanın önemini öğrenebilirler. Zeigarnik etkisi ile ortaya çıkan bilişsel gerginlik, işin zamanında, tamamlanıncaya kadar bu kişilerin geri çalışmasına yardımcı olacaktır.
–Çalışan kişilerin verimliliklerini arttırmak için kullanılabilir. Verimlilik kazandırma, çoklu görev uygulaması ile ilgili sorunlar yaşayan bireyler için de çözüm olabilir, mesela; işçiler, yaptıkları çoklu görev miktarına makul sınırlar koyarak, böylece bilişsel aşırı yük ve hayal kırıklığını azaltarak, iş performansını artırmaya motive olabilirler.
-Çalışırken en çok kullanılan yöntemlerden biri olan ” to do list” tekniğini hepimiz biliyoruz. İşler, listede bir maddeye tik atmak haline geldiğinde, günün sonunda tüm küçük işleri yapmış ama asıl önemli olan ve çok vakit alacak işleri yapmamış olabilirsiniz. (e-maillerinizi kontrol etmek 5 saniye almaz ve size bir tik atma hazzı kazandırırken, Hist 200 projenizi ya da Eng 102 research paper’ınızı yazmak belki de haftalar alır ve size o anlık tik hazzını yaşatamaz.) Sürekli yapmadığınız ve yarım kalan işte, beyin sizi Zeigarnik etkisi altına alır ve yarım kalan iş, proje her ne ise to do list sayfalarında en üstlere tırmanır.
–Ders çalışırken odaklanmak tabii ki önemli ama çalışma tekniği olarak da Zeigarnik etkisini kullanabiliriz. Öğrenciler, alakasız etkinlikler içeren uygun molalarla, çalışma oturumları tasarlayarak, çalıştıkları konular hakkında daha müdahaleci düşünceler yaşayacak ve bu düşünceleri daha iyi yansıtarak güçlendirebilecektir.
Ve gelelim yarım kalan aşklara.. 🙂
Tüm bu bilimsel bilgilerin ve kanıtların doğrultusunda, eğer yarım kalmış deneyim unutulmuyorsa; ilk aşkınızı ya da yarım kalmış bir gönül hikayesini kolayca unutamamanızın sebebini bulmuş oluyorsunuz. Beyin, yarım kalanı unutmuyor ve tamamlama ihtiyacıyla çalışıyor. Genellikle tamamına ermemiş aşkınızı unutamamanız, beyninizin size baskısı olabilir. Bunu size beyninizin yaptığını unutmamalısınız ve geçmişinizin etkilerini hayatınızın merkezine koymamalısınız.
Beyin oyunları Obsesiflik Psikolojik etkiler Unutkanlık Zeigarnik etkisi
Last modified: Aralık 31, 2020